Özel Egesante Tıp Merkezi

Kulak Zarı Orta Kulak Ameliyatları

Kronik orta kulak enfeksiyonları ya da kulak travmaları nedeniyle ortaya çıkan kulak zarı ve orta kulak kemikçik zinciri hasarları operasyon ile düzeltilir. Orta kulak enfeksiyonu tablosu cerrahi girişim için bir aciliyet gerektirmiyorsa, ameliyat tercihan akıntısız kuru kulak ortamında yapılmalıdır. Kulak kanalı ya da sıklıkla kulak arkası yol ile yapılan ameliyatlarda hastalık ilişkili dokular temizlenip zar ve kemikçik zincir eksiklikleri mümkünse hastanın kendi dokuları ile tamamlanır. Bu operasyonlar timpanoplasti ana başlığı altında toplanır, genel anestezi altında mikroskopik olarak yapılırlar. Operasyonun tipine göre 2-6 hafta arası iyileşme süresine ihtiyaç duyarlar.

Kulak Zarı Ameliyatları
Kulak zarı ve orta kulak ameliyatı tıp dilinde Timpanoplasti olarak anılmaktadır. Bu ameliyat kulak zarı ve orta kulakta meydana gelen işitme kaybının tedavi edilmesi ve orta kulak ile kulak arasında bulunan kemiklerdeki iltihabın temizlenmesi amacıyla uygulanır. Bu ameliyatın 4 farklı çeşidi vardır ve hastalığın boyutuna göre dördü birden uygulanabilmektedir. Hastaların kulaklarında bulunan işitme kaybına bağlı olarak, uygulanacak olan ameliyatın çeşitleri belirlenir.

Kulak zarı ve orta kulak ameliyatı çeşitleri nelerdir?
Timpanoplasti ameliyatları, kulakta bulunan hastalığın mevcut duruma göre uygulanır. Bu ameliyatın çeşitlerini aşağıdaki şekilde açıklamak mümkündür;
Miringoplasti; yalnızca kulak zarında meydana gelen deliğin onarılması şeklinde uygulanan ameliyata verilen isimdir.
Timpanoplasti; kulak zarı onarımı ile birlikte orta ulakta bulunan kemikçiğin, ses iletimini sağlaması amacıyla onarılması işlemine verilen isimdir.
Mastiodektomi; kulak ve orta kulak arasında bulunan ve mastoid adı verilen kemik yapısının içinde bulunan iltihabın temizlenmesi işlemine verilen isimdir.
Timpanomastoidektomi; yukarıda sayılan tüm işlemlerin tek bir ameliyat ile uygulanması işlemine verilen isimdir.

Kulak zarı ve orta kulak ameliyatları ne zaman uygulanabilir?
Bu tür ameliyatlar, hastaların işitme kaybı yaşaması ve kulakta bulunan hastalık nedeniyle yaşam kalitesinin arttırılması amacıyla yapılmaktadır.
 
Ameliyatın gerekli olduğu durumlar;
Kulak zarında delik olan ancak bu deliğin hastalarda önemli bir işitme kaybına neden olamadığı durumlarda uygulanabilir.
Kulak zarından delik olan ancak kulağına su kaçmadığı sürece akıntı olmayan hastalar için uygulanabilir.
Kulak zarındaki delik olan hastanın kulağını sudan korumasına gerek kalmaması ya da burun ve sinüs bölgesinde kulak akıntısına neden olan iltihap akıntılarının bulunmamasına rağmen, tekrarlayana akıntıların olması halinde uygulamalıdır. Çünkü bu akıntılar zaman içinde işitme kaybının yaşanmasına ve iltihaba bağlı olarak ciddi sağlık problemlerinin oluşmasına zemin hazırlar.
Orta kulak ve burada bulunan kemik içerisinde, bu kemiği erimesine neden olan iltihabın saptanması durumunda, acilen müdahale edilmeli ve bu ameliyat uygulanmalıdır. Çünkü bu tür iltihaplar yüz felci, kalıcı işitme kaybı, menenjit ya da beyin apesis gibi durumlara neden olabilir ve acilen müdahale edilmesi gerekir.
Yukarıda sayılan durumlarda, kulak zarı deliğinin ya da kulak akıntılarının hastalarda herhangi bir şikâyette ya da komplikasyona neden olması durumunda kulak zarı ve orta kulak ameliyatı, hastanın isteğine bağlı olarak yapılır. Ancak orta kulak içinde bulunan iltihaplanmalarda, kalıcı sağlık sorunları yaşanması olasılığı bulunduğu için acilen müdahale gerekir.

Kulak zarı ve orta kulak ameliyatı nasıl yapılır?
Bu ameliyatın nasıl uygulanacağına karar verilirken kulak yapısı ve hastada bulunan şikayetler ele alınır. Kulak zarında bulunan deliğin zar üzerinde bulunan yeri, orta kulakta bulunan kemiğe müdahale yapılıp yapılmayacağı, kulak kanalının hangi yapıda olduğu gibi durumlar değerlendirilir. Bütün bunlarla birlikte cerrah ve hasta tarafından ameliyat tekniğine karar verilir.
Kulak zarı ve orta kulak ameliyatı kulak içinden, kulak kanalından ya da kulak arkasından kesi yapılarak gerçekleştirilir. Kulak kanalından yapılan ameliyatlar, yalnızca kulak zarında bulunan ufak bir deliği onarmak için tercih edilir. Kulak zarının orta ve arka kısmında delik bulunuyorsa, bu deliklerin kapatılması için kulak içinden kesi yapılarak ameliyat gerçekleştirilir. Zarın ön kısmında bulunan delkler ve kulak kemiğinde bulunan iltihaplanmaların giderilmesi ve burada bulunan kemiğe müdahale edilmesi gereken durumlarda yapılan ameliyatlarda ise kulak arkasından kesi yapılması gerekir. Ameliyatın hangi kesi türüyle yapılacağı, tamamen cerrahın tercihine bağlıdır.

Kulak zarının onarılması için vücutta bulunan çeşitli dokular kullanılır. En sık kullanılan doku ise şakak kaslarında bulunan doku kılıfıdır. Bu doku, ameliyatın yapıldığı bölgeye uygun olduğu için tercih edilmektedir ve cerrahın yapacağı ameliyatı büyük ölçüde kolaylaştırır. Kulak zarının tamiri için kulak kanalı önünde bulunan kıkırdak yapının zarı da kullanılır. Bunlarla birlikte sterilize edilmiş beyin parçaları gibi materyallerin de kullanılması mümkündür.
Kulak zarında bulunan büyük deliklerin kapatılması için son yıllarda kullanılan dokular, kulak kanalı önünde bulunan kıkırdak dokulardır. Bu kıkırdaktan elde edilen ince şeritler kullanılarak kulak zarının tamiri yapılır. Bu uygulama sayesinde cerrahlar, ameliyatlarını oldukça başarılı ve kolay bir şekilde yapabilmektedir. Ayrıca kulak zarının tamiri için başarılı sonuçlar elde edilen bir tamir yöntemidir.
Kulak zarı ve orta kulak ameliyatları, orta kulakta bulunan kemiklerin düzeltilmesi ve işitme kaybının giderilmesi amacıyla yapılıyorsa, ameliyat sırasında kullanılan malzemeler kulak kanalı önünde bulunan kıkırdak doku, protezler ya da orta kulak kemikçiklerinin kendisi olabilir.

Kulak zarı ve orta kulak ameliyatı sonrası süreç nasıldır?
Kulak zarının tamiri ve orta kulağa yapılan müdahalelerden sonra hastaların bir gün hastanede kalması istenir. Ertesi gün gerekli pansumanlar yapıldıktan sonra, hastalar evlerine gönderilir. Ameliyat sonrasında doktorun vermiş olduğu antibiyotikler ve kortizonlu damlalar mutlaka kullanılmalıdır. Ameliyat sonrasında hastaların ilk bir ay için enfeksiyon, basınç ve seyahatten kaçınmaları gerekir. Bu nedenle spor, yüzme, uçak seyahati gibi aktiviteler en az bir ay süreyle yapılmamalıdır. Kulağınızı darbelerden ve enfeksiyonlardan korumalısınız. Banyo yaparken kulağınıza su kaçmasını önlemek için vazelinle pamuk ile tıkamalısınız.